Mehmet Ökten Kimdir? Nereli, Kabadayı mı, Kaç Yaşında? Hayatı

Mehmet Ökten ismi, son yıllarda hem cezaevi geçmişiyle hem de sonrasında attığı adımlarla dikkat çekiyor. Kimilerine göre bir efsane, kimilerine göre ders alınacak bir hayat hikayesi. Malatya’dan çıkıp cezaevi duvarları arasında yıllarını geçiren, sonra da iş dünyasında başarıya ulaşan bir adamın hikayesi bu.

Mehmet Ökten Kimdir?

Mehmet Ökten, Türkiye’de adını sıkça duyduğumuz ama hakkında çok az şey bildiğimiz isimlerden biri. Onu ilginç kılan şey ise hem cezaevlerinde geçen uzun yılları hem de bu süreçte kazandığı saygı. Birçok kişi onun ismini ilk kez cezaeviyle duymuş olsa da, hikayesi bundan çok daha fazlasını barındırıyor.

Ökten, sadece bir suçlu ya da mahkum olarak değil, içeride geçirdiği yıllarda kendini geliştirmiş, yardımseverliğiyle öne çıkmış biri olarak tanınıyor. Mahkumlar arasında “abi” ya da “dayı” diye anılacak kadar saygı bile görmüş.

Mehmet Ökten Nerede Doğdu ve Nereli?

Mehmet Ökten, Malatya’nın Pötürge ilçesinde dünyaya gelmiş. Anadolu’nun mütevazı ama sert coğrafyalarından biri olan bu bölgede büyümek, zaten insanın karakterine iz bırakıyor. Zorluklarla erken yaşta tanışmış, hayatı küçük yaşlarda öğrenmiş.

Doğduğu yer, onun karakterine de yansımış aslında. Sert ama adaletli, içine kapanık ama yardım etmeyi seven biri olmuş. Malatya’nın kültürü, dayanışma ruhu ve mahalle yaşamı, Mehmet Ökten’in ilerideki kararlarını da büyük ölçüde etkilemiş gibi duruyor.

Cezaevinde Geçen Uzun Yıllar

Mehmet Ökten’in hayatındaki en belirgin dönem, cezaevinde geçirdiği 33 yıl. Üstelik bu sürenin 21 yılı kesintisiz geçmiş. Yani, hayatının neredeyse yarısını dört duvar arasında geçirmiş birinden bahsediyoruz.

Ama onun hikayesinde ilginç olan şey, bu kadar uzun süreyi sadece "cezasını çekerek" değil, bir şeyler katarak ve değiştirerek geçirmesi. Cezaevinde pek çok kişiye yardımcı olmuş, onların dertleriyle ilgilenmiş. Onu tanıyanlar, mahkumlar arasında adaletli biri olduğunu ve çoğu zaman arabulucu rolü üstlendiğini söylüyor.

Bu yüzden “kabadayı” yerine daha çok “abi” veya “büyük” olarak görülmüş. Orada kurduğu ilişkiler, onun dış dünyadaki imajını da şekillendirmiş.

Neden Cezaevine Girdi?

Mehmet Ökten’in cezaevine neden girdiği konusu aslında biraz belirsizliğini koruyor. Hakkında çıkan haberlerde bazı suçlarla ilişkilendirildiği yazıyor ama olayların detayları net değil. Bu da onun hakkında hep bir merak oluşturuyor.

Bazı kaynaklara göre, geçmişte yaşanan kişisel meseleler ve yaşadığı çevreyle ilgili olaylar onu bu yola sürüklemiş olabilir. Ancak Mehmet Ökten’in kendisi, bu konular hakkında çok konuşmuyor. Zaten onun hikayesini ilginç kılan şey de bu: Suç geçmişinden çok, sonrasında kurduğu hayat ve cezaevindeki tutumu.

Kısacası, herkes neden cezaevine girdiğini merak ediyor ama asıl dikkat çeken şey, orada nasıl biri olduğuyla ilgili.

Cezaevindeki İtibarı ve Dayı Lakabı

Cezaevi ortamı zorlu, baskılı ve çoğu zaman güvensiz bir yer. Orada insanlar, kimin nasıl biri olduğunu davranışlarıyla anlıyor. Mehmet Ökten de zamanla bu ortamda kendine bir yer edinmiş ve saygı kazanmış.

Mahkumlar ona "abi", "dayı" gibi hitaplar kullanmış. Bu tür lakaplar, genelde tecrübe, adaletli duruş ve güven veren karakterler için kullanılıyor. Mehmet Ökten de haksızlığa karşı durması, arabuluculuk yapması ve kimseyi ezdirmemesiyle tanınmış.

Yani sadece “güçlü” olduğu için değil, doğru bildiğinden şaşmadığı ve insanlara destek olduğu için bu lakabı almış. Bu da onun, cezaevi içinde bile örnek alınan bir figüre dönüşmesini sağlamış.

Dışarı Çıktıktan Sonra Neler Yaptı?

Mehmet Ökten cezaevinden çıktıktan sonra hayatına sıfırdan başlamış. Ancak bu sıfır, onun için aslında bambaşka bir kapının açılması olmuş. İçeride geçirdiği yılları sadece zaman öldürerek değil, düşünerek, plan yaparak ve çevresini analiz ederek geçirdiği anlaşılıyor.

Çıktıktan sonra ilk adımı iş dünyasına atmış. Turizm, inşaat ve teknoloji gibi çok farklı alanlarda çalışmalar yapmış. Yani bir yandan geçmişinden uzak durmaya çalışırken, diğer yandan da ayağının üstünde durmanın yollarını aramış.

Bu alanlardaki girişimleri sadece maddi kazanç sağlamak için değil, aynı zamanda istihdam yaratmak ve topluma katkıda bulunmak için de olmuş. İşe aldığı kişiler arasında geçmişte cezaevi görmüş olanlar da var. Bu da onun, “herkes ikinci bir şansı hak eder” anlayışını benimsediğini gösteriyor.

Zamanında yaşadığı zorlukları unutmamış. Bu yüzden ihtiyaç sahiplerine yardım etmekten hiç çekinmemiş. Maddi destek sağlamakla kalmamış, birçok projeye bizzat katılmış. Öğrencilere burslar vermiş, bazı köylere okul yardımları yapmış.

Yani kazandığını sadece kendine değil, topluma da harcamış. Onu tanıyanlar, en çok bu yönüyle anlatıyor. Çünkü yardım ettiği kişilerin büyük bir kısmı onun kim olduğunu bile bilmiyor; Ökten bunu gizli yapmayı seviyor. “Reklam için değil, vicdan için” düşüncesiyle hareket ettiği söyleniyor.

Medyadan Neden Uzak Duruyor?

Mehmet Ökten, medyada pek yer almıyor. Hatta hakkında detaylı bilgiye ulaşmak oldukça zor. Bunun en büyük sebebi, kendisinin bu ilgiden hoşlanmaması.

Yıllarını cezaevinde geçirmiş birinin, dışarıda sakin ve göz önünde olmayan bir hayat sürmek istemesi aslında çok da şaşırtıcı değil. Medyaya çıkmak, geçmişi sürekli hatırlatacağı için Ökten, kendi yoluna sessizce devam etmeyi tercih ediyor.

Bu yüzden birçok kişi onun yaptıklarını ya duyumlarla öğreniyor ya da hiç öğrenemiyor. Ama bu durum, onun toplumdaki saygınlığını azaltmıyor. Aksine, sessizce yaptığı işler daha çok değer görüyor.

Bugünkü Mehmet Ökten

Bugün Mehmet Ökten, geçmişini arkasında bırakmaya çalışan ama ondan kopmadan yaşayan biri. Yıllarını cezaevinde geçirmiş olsa da, bu dönemi pişmanlıkla değil, derslerle hatırlıyor. İş dünyasında kendi yolunu çizmiş, yardım projeleriyle toplumda iz bırakmış. Medyadan uzak durmayı tercih ediyor ama yardım ettiği insanlar onun adını duyuruyor.

İnsanlar onu tanıdıkça “kötü biri değilmiş, hatta örnek alınacak biriymiş” diyor. Çünkü hayatı sadece bir suç hikayesi değil, aynı zamanda dönüşüm ve direniş hikayesi.

Mehmet Ökten, bugün birçok kişi için şunu kanıtlıyor: Geçmiş ne olursa olsun, insan isterse değişebilir, faydalı olabilir ve toplumda sevilen biri haline gelebilir.

Sonuç

Mehmet Ökten’in hayatı, sadece suçtan kurtuluş değil, insan olmanın, değişmenin ve toplum için bir şeyler yapmanın da mümkün olduğunu gösteriyor. Bugün yardımseverliğiyle, duruşuyla ve medyadan uzak kalmayı tercih eden tavrıyla birçok kişiye örnek oluyor. Onun hikayesi, geçmişin insanı tanımlamadığını ve herkesin ikinci bir şansı hak ettiğini anlatıyor.